Yoğuşma teknolojisi nedir ?
Yanma sonucu açığa çıkan atık gazların içindeki su buharında yüksek miktarda ısı enerjisi mevcuttur. Bu enerji, klasik yoğuşmasız kombilerde atık gazlar ile birlikte kullanılmadan dışarı atılmaktadır. Yoğuşmalı cihazlarda, 55 C derece altındaki işletim sıcaklığında su buharındaki gizli ısı enerjisinin aktarılması sağlanmaktadır. Bu esnada su buharı yoğuşarak (sıvı hale geçerek) kombiden yoğuşma gideri ile uzaklaştırılmaktadır. Cihazınızın işletim sıcaklığı ne kadar düşük olursa yoğuşma miktarı ve buna bağlı olarak enerji geri kazanımı ve dolayısı ile enerji tasarrufu artmaktadır.
Premix yoğuşmalı kombi kullandığım takdirde yakıt faturam yaklaşık ne mertebede düşebilir ?
Doğru şekilde projelendirilmiş bir uygulamada konvansiyonel (yoğuşmasız) kombilere kıyasla premix yoğuşmalı kombi kullanılması durumunda %20’ ye varan oranda yakıt tasarrufu sağlamak mümkündür. Kombinin işletim sıcaklığı ne kadar düşük olur ise, doğalgazın yanması sonucu oluşan su buharındaki gizli ısı enerjisinden sisteme o kadar ısı geri kazanımı ve enerji tasarrufu sağlamak mümkün olmaktadır. Genel kabullere istinaden örnek olarak kombinizin ısıtma devresi sıcaklığını 35-40°C derece aralığında (yerden ısıtma sistemleri için uygun işletim sıcaklığı) ayarlandığında konvansiyonel kombiye kıyasla %20’ye varan oranda enerji tasarrufu sağlanabilirken, radyatörlü sistemde 40-45°C derece aralığında ayarlandığında yaklaşık %15 'e varan tasarruf imkanı sağlanabilir.
Yoğuşmalı kombiler hangi işletme şartlarında kullanıldığında daha verimlidir ?
Yoğuşmalı kombiler, tesisat alt yapısına bağlı olarak (yerden ısıtma, radyatör boyutları vb.) mümkün olan düşük çalışma sıcaklıklarında kullanıldığı takdirde yoğuşma (ısı geri kazanımı) sağlanarak yüksek verim değerlerine ulaşmak mümkün olmaktadır. Özellikle yerden ısıtma sistemlerinde işletim koşulları 35-40°C aralığında olduğundan maksimum oranda verimlilik sağlamak mümkündür. Radyatörlü sistemlerde de yoğuşma mümkün olup, ortamın ısı ihtiyacını karşılayabilecek ölçülerde radyatör kullanımı ile 40-45°C aralığında işletim yapılarak enerji ve yakıt tasarrufu sağlanabilir.
Doğalgaz tüketimi ve faturasını düşürmek için neler yapılabilir ?
Konvansiyonel (yoğuşmasız) kombi yerine premix teknolojisine sahip yoğuşmalı kombi kullanımı işletim sıcaklıklarına da bağlı olarak yakıt tüketimini düşürmektedir. Mahalin doğru bir uygulama yapılarak ısı yalıtımının sağlanması ile ısı kayıplarının önüne geçilerek yaklaşık %40’a varan oranda enerji tasarrufu sağlanabilir. Isı yalıtımı yapıldığı takdirde, ortam sıcaklığını kontrol edebilecek program saatli oda termostatları ve radyatörlere konulacak termostatik vanalar ile enerji tasarrufu ve konfor sağlanabilir. Gereksiz herbir 1°C’ derece sıcaklık düşümü sağlanarak yaklaşık %6 oranında tasarruf sağlanması mümkündür.
Yerden ısıtma sistemi uygulamasının avantajları nelerdir ?
Yerden ısıtma sistemlerinde ideal olan işletim sıcaklık aralığı 35 ile 40°C derece aralığındadır. Bu sıcaklık değeri kullanılacak zemin malzemesine ve uygulamaya göre değişkenlik gösterebilmektedir.
Düşük işletim sıcaklığı sebebi ile yoğuşmalı kombi ve kazan sistemlerinin çalışma prensibine en uygun ısıtma alt yapısından biridir. Bu sebeple yüksek oranda enerji ve yakıt tasarrufu sağlamak mümkündür. Ayrıca oda bazında kontrol ekipmanları kullanılarak kullanıcıya özel konfor ve enerji tasarrufu sağlanabilir.
Kaskad duvar tipi yoğuşmalı kazan uygulaması nedir ?
Birden fazla duvar tipi yoğuşmalı kazanın ortak bir kontrol paneli üzerinden birbirleri ile iletişim sağlanarak işletim yapıldığı uygulama şeklidir. Kaskad sistemler ısıtma ihtiyacına bağlı olarak eş yaşlanma şeklinde “sıralı” olarak devreye girip çıkacak şekilde işletilebildiği gibi, kazanların eş zamanlı eş kapasitede çalışacağı “paralel” şekilde de işletilebilmektedir. Kazan sistemlerinde opsiyonel olarak kullanılacak kontrol aksesuarları ile farklı sıcaklıkta ısıtma devrelerinin kontrollerini de sağlamak mümkündür. Kaskad duvar tipi yoğuşmalı kazan sistemleri küçük kazan dairelerinde boyutları ve kolay montaj imkanları sayesinde avantaj sağlamaktadır. Dış hava sıcaklığı veya sabit sıcaklıkta kullanıma uygun olarak işletilebilmektedir. Belli kapasitelere kadar yedekli sistem olması sebebi ile kaskad duvar tipi kazanlar, yer tipi kazanlara göre tercih edilebilir.
Yüksek sıcak kullanım suyu talebi ve konforu ne tip cihazlar ile sağlanabilir ?
Evsel tip uygulamalarda kullanılan kombiler ile genel olarak 10 ile 14 lt/dk. sıcak su temin edilebilmektedir. Genel olarak kombiler (20 ile 40 kW kapasitede aralığındaki) eş zamanlı 1 duş ve 1 evye için sıcak kullanım suyu ihtiyacını karşılayabilir. Özellikle eş zamanlı birden fazla duş/banyo kullanımı olan dubleks daireler, 4+1 ve üzeri konutlar vb. uygulamalarda sıcak kullanım suyu konforu için entegre depo boylerli cihazlar tercih edilebilir. Sıcak su tüketim değerlerinin daha yüksek olduğu villa vb. uygulamalarda ısıtma ihtiyacı da dikkate alınarak harici boylerli kazan uygulamaları ve buna uygun kontrol sistemlerinin tercih edilmesi değerlendirilebilir.
Isı pompası nedir ?
Isı pompaları hava, toprak ve su kaynaklı olarak 3 gruba ayrılmaktadır. Elektrik enerjisi ile çalışırlar. Hava kaynaklı modeller, ılıman ve sıcak iklim koşullarında çalışmaya uygun cihazlar olup, enerjisini havadaki ısı enerjisinden alarak çalışırlar. Yeni teknoloji hava kaynaklı ısı pompaları, doğru tesisat tasarımı ile -7 C derecede dahi çalışabilmektedir. Bu sebeple İstanbul, Adapazarı, Kocaeli gibi şehirlerde de kullanımları mümkündür. Toprak kaynaklı ısı pompaları genel olarak dış hava sıcaklığının daha düşük olduğu (uzun süreli 0 C derece ve altındaki) yerlerde tercih edilebilirler. Toprağın altındaki sıcaklık değerleri dış ortam sıcaklığından yüksek olduğundan enerjisini toprak içinde depolanmış ısı enerjisinden alırlar. Toprak kaynaklı ısı pompalarında ihtiyaca göre toprağa dikey sondaj veya yatay döşeme (yüzey daha fazla) şeklinde borulama yapılması gerekmektedir. Su kaynaklı ısı pompaları ise enerjisini su kaynağından almaktadır.
Isı pompası hangi kriterlere göre seçim yapılmalıdır ?
Isı pompaları, enerjisini havadan, topraktan ve sudan aldığı için yenilenebilir enerji sistemleri sınıfındadır. Çevrecidir, karbon salınımları yoktur. Elektrik enerjisi ile çalıştıkları için, PV elektrik üreten güneş enerjisi sistemleri ile birlikte kullanımları her geçen gün artmaktadır. Hava kaynaklı ısı pompaları ortalama işletme sıcaklığının +7 C derece ve üzeri olduğu ılıman iklime sahip Ege, Akdeniz bölgesinde tercih edilmektedir. İstanbul, Kocaeli, Sakarya gibi kış ayının kısmen 0 C derece ve altına düştüğü bölgelerde de hava kaynaklı ısı pompaları doğru tesisat alt yapısı yapılarak kullanılabilmektedir. Hava kaynaklı ısı pompalarında, düşük sıcaklıkta işletilebilen (35-40 C derece aralığında) yerden ısıtma sistemleri uygulaması yapıldığında dış hava koşullarına da bağlı olarak verimlilik değerleri artmaktadır. Radyatörlü ısıtma sistemlerinde de uygun ölçülerde radyatör kullanılması durumunda hava kaynaklı ısı pompaları yine tercih edilebilir. Özellikle doğalgaz alt yapısının olmadığı yerlerde sıvı yakıtlı kazanlara göre amortisman süreleri kısa olmaktadır. Doğalgazın olduğu yerlerde de PV sistemler ile birlikte kullanıldıklarında amortisman süreleri düşmektedir.
Gaz yakıtlı radyant ısıtıcı ve hava apareyleri uygulaması neden tercih edilebilir ?
Özellikle tavan yüksekliği 5 m ve üzeri olan büyük hacimlerin (depo, atölye vb.) ısıtmasında tercih edilebilir. Gaz yakıtlı radyant ısıtıcılar, ışınım ile bölgesel alan ısıtması yaparak sulu sistem fancoil / hava apareyi uygulamalarına kıyasla %40'a varan oranda enerji ekonomisi ve verimlilik sağlayabilmektedir. Geniş alanlarda etkin şekilde kullanılabilmektedir. Radyant ısıtıcılar, ışınım ile ısıtma şeklinde belli bir alana etki ettiği için, ısıtılması istenmeyen bölgelere çalışan radyant ısıtıcılar harici kontrol panelinden isteğe bağlı olarak kapatılabilir. Düz ve U borulu ürün seçenekleri mevcuttur. Gaz yakıtlı hava apareylerinde de uzun mesafeli hava atışı sağlayan fanlar mevcuttur. Özellikle tavan yüksekliği 5 metreye kadar olan hacimlerin ısıtılmasında tercih edilebilmektedir.
Fotovoltaik (PV) sistemler ve uygulama alanları
Günümüzde enerji maliyetleri her geçen gün artmaktadır.
PV sistemler tamamen yenilenebilir enerji kaynağı olan güneş enerjisinden doğru akım olarak elektrik üretebilen sistemlerdir. Inverter (çevirici) ekipmanlar ile doğru akım alternatif akıma çevrilerek, ihtiyaç olan voltaj değerlerinde enerji sağlamaktadır. PV sistemler fabrika, üretim yapılan tesisler, otel, villa vb. uygulamalarda çatı üstü kurulum şeklinde uygulama yapılabilmektedir. Öztüketim "tüketilen enerji" değerine göre kapasite belirlenmesi amortisman süresini minimuma düşürmektedir. Güneş panellerinin kurulum yapılacağı çatı yüzeyinin büyüklüğü de panel sayısı ve toplam kapasiteyi belirleyen etkenlerdendir. 2022 yılı itibari ile güncel enerji maliyetleri dikkate alındığında üretim tesisleri, fabrika çatı kurulumlarında amortisman süreleri 4-5 yıla kadar inmektedir. Uygulamalarda, elektrikli araçlar için araç sarj ünitesi, sıcak su üreticileri için aksesuarlar, depolama için akü sistemleri opsiyonel olarak sisteme eklenebilmektedir. Yeni yayınlanan yönetmeliklere istinaden 5 yıl içinde PV sistem, ısı pompası gibi yenilenebilir enerji sistemlerinin, toplam kurulu gücün %10' u oranında uygulanması karar alınmıştır.
Split klima nedir, kapasitesi nasıl belirlenir ? Klimayı ne şekilde kullanmalıyız ?
Duvar tipi split klimalar ortam havasını iklimlendiren (yazın soğutma, nem alma, kışın ısıtma şeklinde) cihazlardır. Isıtma alt yapısının mevcut olduğu uygulamalarda öncelikli olarak soğutma amaçlı kullanılırlar. İklim koşulları, yön (kuzey, güney cephe), mahalin korumalı olması veya direkt güneş alıp almaması, hacim ve pencere büyüklükleri gibi kriterlere bağlı olarak mahalin soğutma ihtiyacı farklılık gösterebilir.
Genel olarak; yazın hava sıcaklığı ile birlikte hava içinde bulunan nem oranı sebebi ile hissedilen sıcaklık daha da artar. Split klimalar hava sıcaklığı ile birlikte nem miktarını da düşürerek hissedilen sıcaklığın düşmesini ve dolayısı ile konfor sağlarlar. Yazın dış ortam sıcaklığının en fazla 8 ile 9 C derece altında olacak şekilde iç ortam sıcaklığını ayarlamanız sağlık ve konfor açısından en doğru uygulama olacaktır.
Multi klima sistemleri nedir ? Neye göre tercih edilebilir ?
Multi klima sistemleri ortak dış üniteye birden fazla iç ünite grubunun bağlandığı uygulamalardır. Genel olarak daireler, villalar, ofis uygulamalarında tercih edilmektedir. İç ünite gruplarında duvar, kaset, gizli kanal ve konsol tipi ürün seçenekleri mevcuttur.
Multi klima sistemlerinde 12 kW (41k btu/h) kapasiteye kadar dış ünite seçimi yapılabilir. Toplam iç ünite bağlantı imkanı 63k btu/h' tir. Özellikle iç ünitelerin tümünün eş zamanlı kullanılmayacağı uygulamalarda daha uygun bütçeli olması sebebi ile tercih edilmektedir. Örnek olarak, salonun 18k, odaların 12k btu/h olduğu toplam 4 iç üniteli bir uygulamada, eş zamanlı kullanım ihtiyacına göre uygun dış ünite kapasitesi seçilerek çözüm sağlanabilir. Multi klima sistemlerinde herbir iç ünite grubu için dış üniteye ayrı ayrı bakır borulama alt yapısı gerekmektedir. Multi klima sistemlerinde tüm iç üniteler eş zamanlı ısıtma veya soğutma amaçlı olarak kullanılabilir.
Sirkülasyon pompaları ve hidroforların enerji ekonomisi açısından önemi ve doğru seçimleri
Sirkülasyon pompaları ve hidrofor grupları suyun bir noktadan diğer noktaya taşınmasını ve belli bir basınç ile temin edilmesini sağlayan ekipmanlardır. Özellikle eski seri tek kademeli sirkülasyon pompaları ve hidroforlarlar ihtiyaç olan anlık su debisi ve basınç kaybı ne olursa olsun sürekli tam yükte enerji tüketen ürünlerdi. Yeni nesil frekans invertörlü (değişken debili) cihazlar sistemin ihtiyaç duyduğu debi ve basınç kayıplarına göre kapasitesini ayarlayarak enerji tüketimlerini de düşürerek %20' ye varan güç modülasyonu yapabilmektedir. Bu da özellikle konut, fabrika vb. sistemlerde gerektiğinde %80'e varan enerji tasarrufu anlamına gelmektedir. Konfor ve sürekli işletilebilme açısından asıl ve yedekli uygulamaların yapıldığı sistemlerde belli model ve tiplerde sirkülasyon pompaları eş yaşlanma özelliği ile daha uzun ömürlü işletilebilmektedir.
VRF klima sistemleri nedir ? Nasıl uygulamalar yapılabilir ?
VRF sistemler dış ünite gruplarına birden fazla iç ünite grubunun bağlanabildiği sistemlerdir. Villalar, ofisler, iş merkezleri, oteller, hastaneler ve AVM gibi yapılarda kullanılmaktadır. İç ünite gruplarında duvar, kaset, gizli kanal, yer tavan, kabinsiz döşeme ve salon tipi seçenekler mevcuttur. Tek dış ünite grubu ile 26 HP / 72 kW'a kadar çözüm sağlanabilmektedir. İç ünite kapasiteleri daha büyük seçilerek diversiteli uygulama yapılabilmektedir. Dış ünite grupları kaskad uygulama yapılabildiği gibi, işletme olarak enerji verimliliği daha yüksek kat veya bölüm bazlı uygulamalarda tercih edilebilir. İç ünite grupları seri ve/veya paralel olarak dış üniteye bakır borulama yapılabilir. 2 borulu VRF sistemlerde tüm sistem eş zamanlı ısıtma veya soğutma amaçlı kullanılabilir. Özellikle otel gibi hem ısıtma hem de soğutmanın VRF sistem ile sağlandığı uygulamalarda her bağımsız birimin eş zamanlı ısıtma veya soğutma yapılabildiği 3 borulu sistemlerde tercih edilebilmektedir. 3 borulu sistemlerin yatırım maliyetleri daha yüksektir.
Hibrid sistemler nedir ? Nasıl uygulamalar yapılabilir ?
Hibrid sistemler, farklı sistemlerin birbiri ile entegre edilerek işletme koşullarına göre bir otomasyon üzerinden işletildiği çözümlerdir. Bu sistemlere; çelik kazan+yoğuşmalı kazan sistemlerini, ısı pompası+yoğuşmalı kazan sistemleri gibi uygulamaları örnek olarak verebiliriz. Örneğin; bir bina uygulamasında soğuk havalarda daha yüksek sıcaklıkta işletmeye uygun çelik kazan devreye girerken, hava koşullarının iyileştiği geçiş mevsimleri olan bahar aylarında daha düşük sıcaklıkta verimli işletmeye uygun yoğuşmalı kazan grupları otomasyon üzerinden birlikte kullanılabilir. Aynı şekilde, bir villa uygulamasında +7 C derece ve üzerinde dış hava koşullarında ısı pompası öncelikli çalışırken, hava sıcaklıkları düştüğünde veya sıcak kullanım suyu ısıtması gerektiğinde yoğuşmalı kazan sistemi öncelikli işletilebilir. Özellikle ısı pompası uygulamalarında, PV sistemlerde entegre edilerek yenilenebilir enerji kaynaklarından da faydalanılması uygun olmaktadır.